VİYANA YOLUNDA – HOUR OF THE WOLF – ELNUR HUSEYNOV

Üyemiz Hüseyin Altuğ, bu sefer Azerbaycan şarkısını bizlere anlatıyor. Okumak için buradan buyurun lütfen. 

Az kaldı, gerçekten çok ama çok az! Her sene bizi heyecanlandıran o güzel etkinliğe sayılı günler kaldı. Bizler de sizin için Viyana yolunda yarışmacıları ve şarkılarını değerlendirmeye devam ediyoruz. Sırada dost ve kardeş ülke, komşumuz Azerbaycan var!

Bildiğimiz üzere bu sene kardeş ülkeyi Elnur Hüseynov temsil ediyor. Şarkının ismi “Hour of the Wolf”. 2. Yarıfinal gecesi 11 numarada yarışacak Elnur. Oldukça güçlü ve etkileyici bir şarkı olsa da, bir çok kişi tarafından beğenilse de, pek birincilik şansı verilmiyor Azerbaycan’a. Sebebi hem yakın zamanda ev sahipliği gerçekleştirmiş olmaları hem de şarkının dinamiğinin 1.lik adayı bir şarkı olarak öne çıkmıyor olması.

Elnur’u biraz yakından tanıyalım ne dersiniz ? Gerçi daha ne kadar tanıyabiliriz ki, 2008’de Azerbaycan ESC sahnesine ilk adımlarını atarken o vardı hayatımızda, geçen sene Ebru Gündeş’i O Ses Türkiye liderliğine sürüklerken olduğu gibi. 3 Mart 1987 Aşkabat yani Türkmenistan doğumlu Elnur, 1999 yılından bu yana ise Bakü’de yaşıyor. Bir ara tıp okusa da uğruna savaşmak istediği şeyin müzik olduğunu fark ederek eğitimini yarıda bırakıp, müzik dünyasına dönmüş. Ve bizlere böyle hayat verme yolunu seçmiş. Ne diyelim iyi de etmiş.

Dönelim 2008’e… Molitva ile ortalığı kasıp kavuran Marija’dan sonra yarışma Belgrad’a gelmiş, ortalık kızışmıştı. Ani Lorak fırtınası esmiş, Dima ben de dahil olmak üzere bazılarını üzerek 1.olmuştu. Mor ve Ötesi Türkçe bir şarkı ile de tüm Dünya’nın ilgisinin çekilebileceğini, katılacağımız zaman şarkımızın dilinin İngilizce mi Türkçe mi olması gerektiği tartışmalarının ne kadar anlamsız olduğunu ve müziğin zaten evrensel bir dili olduğunu bize göstermiş, Ermeniler Sirusho ile hepimizi kendilerine hayran bırakmıştı. Ev sahibi Sırbistan tüyleri diken diken etmiş, Kalomira sempatikliği ile sahnede olduğu gibi gönüllerde de taht kurmuştu. Tüm bu güzel şarkılar içinde bir başka şarkı vardı ki, bambaşkaydı. Sesiyle tüylerimizi diken diken eden, ilk kez dinleyenleri ilginç bir tını ile kendine hayran bırakan bir melek vardı sahnede. Elnur işte o zaman girdi hayatımıza. Bildiğiniz gibi 8. Oldu Azerbaycan o sene, ilk katılımları için oldukça başarılı bir derece.

2008’den sonra bir daha nerede göreceğiz dediğimiz Elnur hepimize büyük bir sürpriz yaşattı. Benim gibi O Ses Türkiye sevenler, bu sene pek tadı yok yarışmacıların, 4. Sezon çok etkili olmuyor derken Acun’un ve de henüz şampiyonluğu bulunmayan Ebru’nun yardımına koşuverdi bir anda.  Elnur da beni unuttunuz ama ben hala buradayım dedi. Finalde 1 milyonun üzerinde oy alarak rekor da kırdı ayrıca.

Hepimiz biliriz Elnur’un sesiyle oynamasını. Ben bayılıyorum, hayranlıkla izliyorum ama çevremden gördüğüm kadarıyla bunu itici bulan bir kesim de var. Hour of the wolf ise beklenenin aksine sesiyle oynamadığı, iniş çıkışları çok daha makul seviyelerde tuttuğu bir şarkı. Gerçekten güzel de bir şarkı, ama konu Elnur olunca biraz şaşırmadık desek yalan olur. Kişisel tahminim ise, Elnur’un sahnede sürpriz yapıp şarkıyı bambaşka bir modda okuyacağı ve hepimizi ters köşe yapacağı. Ve de beklenenden en az 4-5 sıra yukarıda bitireceği finali. İlk 10unu garanti gördüğüm, kazanması içinse gurbetçi Türk kardeşlerimizin çok önemli bir yerde olduğunu düşündüğüm bu güzel ve sürprizlere gebe şarkı bakalım neler yapabilecek ? Bakalım Elnur 2011’de gelen beklenmeyen birinciliği ülkesine tekrarlatabilecek mi ? Bakalım seneye geri dönüşümüz kardeş ülke topraklarında mı olacak ? Bakalım… Kurdun saati doğru işleyecek mi ?