Zoe

OGAE Turkey üyesi Volkan’ın bakış açısından ZOE ve Loin D’ici

“Buradan uzakta bir ülkede
Cenneti ararken
Şarkı söylüyoruz”

Avusturya 1957 yılından bu yana Eurovision sahnelerinde yer alıyor. “Emektar” ülke, skor tahtasındaki sonuçlara baktığımızda uzun yıllar Portekiz, San Marino ve jürili Türkiye klasmanında yer almış diyebiliriz: 1990-2014 arasındaki en iyi derecesi olan 6.lığı Alf Poier ile 2003’te alabildi, diğer yıllarda ise sonuç hiç iç açıcı değildi. Şu ana kadar 47 kez yarışmaya katılan ülkenin Udo Jürgens’li zaferlerini saymazsak 1 adet 4.lüğü, 3 adet 5.liği bulunuyor sadece. Bu kadar köklü bir ülkenin yarım asır boyunca bu kadar kötü dereceler almasının politik nedenleri de var kuşkusuz…

Ve tabii ki 2014’ü es geçmeyelim… Conchita Wurst. Yarışmaya 35 kez Almanca bir eserle katılan ülkesini İngilizce bir şarkıyla; Eurovision çevreleri tarafından çok sevilen performansını da katarak Viyana’ya kazandırdı Conchita. Makus talihini yendi ülkenin. Bu, çok yönlü bir zaferdi kuşkusuz… Hem Avusturya’ya tam 48 yıl sonra birincilik getirdi hem de göklere yükselirken “özgürüm, buradayım, varım, bizi kabul etmek zorundasınız” dedi dünyaya, ezilen ve horlanan bir çok hemcinsinin, dostunun bir nevi zümrüdüankası oldu.

Zoe, Avusturya’nın 2016 temsilcisi, sadece 19 yaşında. Klibi masalsı bir hava içeriyor, tıpkı şarkısı gibi… Zoe o bilindik öykülerden fırlamış sanki: Babaannesinin kırmızı başlıklı kızı ya da tavşanın cennet bahçeyi arayan Alice’ini çağrıştırıyor mimikleri, güzel gülümsemesi… Bulunduğu yerde cennetten umudu kalmamış ki, uzakta bir yerlerde cenneti ararken şarkı söylüyor… Müzisyen bir anne babanın kızı olarak ikinci Ulusal final denemesinde başarılı olmuş, tüm Avrupa’ya göz kırpıyor.

Onikipuan’da fan balonu olarak nitelendirilen ve OGAE oylamasında ilk ona giremeyen şarkıyı severek dinleyen iki üç kişiden biri olarak yarışmada çok iyi sonuç almayacağını öngörüyorum. Çocuklar büyüyünce öykülere ve masallara sırt çeviriyor, bunların yerini umutsuzluk, ihanet, aldatılma, karşılıksız aşk ve benzer duygular alıyor sevilen şarkılarda… Hele ki karşısında güçlü ve alternatif yorumcular varsa hiç şansı kalmıyor masalların… Ama bir yandan da sonuncu olan, burun kıvrılan, “0” alan şarkılarıyla; çocuksu, popüler olmayan ama gülümseten yüzüyle Eurovision’u birileri illa ki sahiplenmeli değil mi? 🙂 Bize düşüyor:)

2005’teki Y’asi gibi cıvıl cıvıl, pozitif bir Avusturya görmek beni çok heyecanlandırdı 2016’da… Cenneti arayanların cehenneme çevirdiği dünyamızda Zoe’ye cenneti buldurmak mümkün olur mu?. Avustralya ve Polonya’dan sonra üçüncü favorim olan Loin d’ici’ye başarılar, hepimize keyifli bir Eurovision süreci dilerim.

Yarı finali geçme şansı: %49
Finalde olası derece: 20-…