“Müzikte rekabet edemezsiniz, hiç kimse rakibimiz değil”

Onikipuan, 2009 temsilcilerini sizlerle buluşturan yegane Eurovision kaynağınız olarak röportaj serisine devam ediyor. Sırada Slovenya’yı “Love Symphony” ile temsil eden Quartissimo grubu var. İşte ekibimizden Harun Barlas Gürsoy’un sorularına Slovenyalı grubun verdiği çok özel yanıtlar:

İsimlerimiz Žiga Cerar, Luka Dukarić, Matjaž Bogataj ve Samo Dervisić. Žiga, Ljubljana’da Filarmoni Orkestrası üyesiyken, Luka ve Matjaz da Avusturya’nın başkenti Graz’da violin üzerine okuyorlar. Samo, kendi başına ses teknisyeni olarak çalışıyor. Pop ritimleriyle birleştirilmiş klasik müzik yapıyoruz. Şimdilik sadece iki tane şarkımız var, ama mayıs ayında ESC’den sonra piyasaya bir kaç yeni eserimizi sürmeyi düşünüyoruz.

Türkiye hakkında ne düşünüyorsunuz? Türkiye’ye daha önce geldiniz mi? Hatırladığınız Türk Eurovision şarkıları var mı?

Evet, bazılarımız daha önce Türkiye’de bulundu, gitmek için mükemmel bir yer. Emin olabilirsiniz. Geçen seneki grubu ve yarıştıkları çok iyi rock şarkısını hatırlıyoruz.Bununla beraber Sertab’ı da biliyoruz.

Hadise ve Eurovision şarkımız “Düm Tek Tek” hakkında ne düşünüyorsunuz?

Çok üzgünüz, ama ne yazık ki şarkınızı dinleme fırsatımız olmadı.

Şarkınız “Love Symphony”e ne kadar güveniyorsunuz?

Çok. Eurovision Şarkı Yarışması’nda yarışan herhangi biri kendine güvenmeli. Bu başarının anahtarıdır. Bütün hayallerimiz finale çıkmak üzerine kurulu.

Slovenya’nın Eurovision tarihinden sevdiğiniz şarkılar var mı?

Kesinlikle, Nusa Derenda (Energy), Darja Svajger (Prisluhni mi), Omar Naber (Stop).

Eurovision Şarkı Yarışması’na katılımınızın hikayesi nedir?

Moskova’dan sonra size daha fazlasını söyleyebiliriz. Bu hayatımızda bir kere yaşayabileceğimiz bir deneyim. Çok zevk alacaksınız. Her ne kadar çok zor bir iş olsa da.

Şu ana kadar belirlenen şarkılar dinlediniz mi? Eğer dinlediyseniz en büyük rakibiniz olarak kimi görüyorsunuz?

Rakip? Müzikte rekabet edemezsiniz. Hiç kimse rakibimiz değil. Bir çok yeni arkadaş edinmeyi umuyoruz.

Bu sene jürinin oyları final oylamasını %50 oranında etkileyecek. Bu yeni sistem hakkında görüşleriniz nelerdir?

Bu duruma biz de katılıyoruz. Eurovision Şarkı yarışması sadece sahnedeki bir performanstan ibaret değildir. Sadece bir palyaço değil, aynı zamanda iyi bir şarkıcı olmanız gerekir. : )

Eurovision Şarkı Yarışması’nı takip eder miydiniz? Yarışma tarihinden favoriniz olan bir şarkı var mı?

Evet, Eres Tu, Waterloo ve Yunanistan şarkılarından Die For You’yu çok seviyoruz.

Bu röportaj için çok teşekkür ederim. Son olarak Türk Eurovisionseverler için mesajınız var mı?

12, 14 ve 16 Mayıs’taki Eurovision etkinliklerinin tadını çıkarın. Muhteşem bir show olacak.

Röportaj: Harun Barlas Gürsoy (Onikipuan.com)

Röportajın orijinalini (İngilizce) yazının devamında okuyabilirsiniz>>

First of all, I would like to thank you for accepting my interview request.
Can you tell us about yourself and your music life?
Our names are Žiga Cerar, Luka Dukarić, Matjaž Bogataj and Samo Dervisić. Žiga is a member of Philharmonic orchestra in Ljubljana, where as Luka and Matjaz still study violin in the capital and in Graz (Austria). Samo is self-employed as a sound engineer.We play classical music, combined with pop rhytms. For now we have only two songs, however a couple of new releases are planned for May after the ESC.
What do you think about Turkey? Have you ever been in Turkey? Are there any Turkish Eurovision songs that you remember?
Yes, some of us have been to Turkey before, it’s a great place to go to. For sure. We remember last year’s group, a very good rock song. We do know Sertab though.
What do you think about “Hadise” and our song for Eurovision “Düm Tek Tek”.
We are very sorry, but we haven’t had the chance to listen to it.
How confident are you about your song “Love Symphony”?
Very. Anyone who participates in the ESC has to be confidents. That’s the key to success. All we dream of is to qualify into the final.
Are there any songs that you like from Slovenian Eurovision history?
Definitely, Nusa Derenda (Energy), Darja Svajger (Prisluhni mi), Omar Naber (Stop).
What is the story of being a participant in the Eurovision Song Contest?
We will tell you more after Moscow. It’s a once-in-a-lifetime experience. You have to enjoy a lot. It’s a hard work though.
Have you listened to the songs that were revealed up to now? If you have, who do you consider as your biggest rival?
Rival? You cannot compete in music. Noone is our rival. We expect to meet many new friends.
This year jurys’ votes as well will be determinant up to 50%. What is your opinion about this new system?
We do agree with that. ESC is not just the act on stage, you have to be a good singer too, not only/just a clown. : )
Did you use to follow Eurovision Song Contest before? Do you have a fovourite song from the history of the contest?
Oh yes, we like Eres tu, Waterloo and Die for you from Greece very much.
Thank you very much for this interview. Finally, do you have a message for Turkish Eurovision-lovers?
Enjoy the ESC package on May 12, 14 and 16. It’s going to be a great show.

Interview by Harun Barlas Gürsoy (Onikipuan.com)