RUSYA’NIN “BÜYÜKANNE KOKUSU” TÜM EUROVISION’U SARACAK!

2012 Eurovision Şarkı Yarışması‘nın üzerinde en çok konuşulacak, yıllarca unutulmayacak, Eurovision’la ilgilenen ilgilenmeyen herkesin haberdar olacağı ve belki de Azerbaycan’daki yarışmanın bizzat sembollerinden olmaya aday katılımı bu akşam Rusya’da gerçekleşen ulusal finalle külliyattaki yerini aldı.. 6 kişilik şirin mi şirin, izlerken insanın sahneye çıkıp ellerinden öpesi geldiği, aralarına karışıp şarkılarına eşlik etmek istediği, sanki çocukluk yıllarımızın siyah beyaz fotoğraflarından bugünün renkli dünyasına fırlayıp gelmişler de bir süre takılıp gidecekler kaygısı yaratan, kimimizin hatıralarında kimimizin de melodramatik sinema izlencelerimizin geri planında öyle ya da böyle hep duran ya da geçmişte mahallelerimizin sessiz kahramanlarında saklı kalmış kutsal emanetlere göz kırpan hikaye anlatıcıları… Karşımızda Buranovskiye Babushki…. Ve şarkıları Party For Everybody:

[youtube=http://www.youtube.com/watch?v=VAe8yfjfODQ&feature=player_embedded#]

Uykudan Önce yıllarını yaşayanlar bilirler… Rahmetli Adile Naşit‘in ismini söylediği her çocuk yatağına hoplaya zıplaya giderdi… İsmini işitmeyen çocuklar ise büyük bir hayalkırıklığıyla ertesi günkü yayını beklerlerdi.. Buranovskiye Babushki, dinleyen/seyreden herkesin ismini anons eden sıcaklıkta kalplere seslenmeyi biliyor. Öylesine bir samimiyet ki bu, sadece yaşlılıklarından kaynaklanan sahte bir konseptin ardına gizlenmiş de değiller.. Çok görürüz reklamlarda, yaşlı ve kırsal bölgede yaşayan karakterleri madara edercesine kadrajlayan videoları, klipleri..  Buranovskiye Babushki’de başka bir büyü, başka bir kucaklayış, başka bir selamlama içtenliği var… Kaldı ki bu içtenlik,  şarkının ritmik ve melodik temposuyla da sonuna kadar örtüşüyor…  Yetmiyor; sahnede dağınık dağınık elini kolunu sallayan bu grubu, seyrettiğimiz ilk saniyelerde belleklerimizde saklamaya and içer hale geliyoruz…

2008 Eurovision Şarkı Yarışması‘nda Rusya‘ya şampiyonluk getiren Dima Bilan‘ın da finalistler arasında T.A.T.U üyelerinden Yuliya Volkova ile gerçekleştirdikleri düet, 2010 Rusya Ulusal Finali‘nde de yarışan Buranovskiye Babushki‘nin bu sefer Rusya bayrağını Bakü’ye taşıyacak olmasının önünü kesemedi.

22 mayıs akşamı 1. yarı finalde yarışacak Rusya’nın, sanki İngiltere‘nin yaş almış büyük solisti Engelbert Humperdinck‘i selamlarcasına bu 6 büyükanne ile Azerbaycan’da yer alması, Kozmik Mizah‘ın paha biçilmez bir hediyesi gibi…

EBU‘nun ısrarla, gençler kadar yetişkinlerin/ailelerin de rağbet ettiği uluslararası bir festival olmasını istediğini biliyoruz Eurovision Şarkı Yarışmaları’nın… Rusya’nın 2012 temsilcileri, EBU‘nun söz konusu hedef kitlesini muhafaza etmekte ve frenlerinden boşalmış joke katılımlarla tepkilere de neden olan Eurovision’a sempatik bir balans katmakta zorlanmayacak görünüyor.

Folklorik kıyafetleriyle Karadeniz Bölgesi’nin renklerini ve desenlerini de sergileyen Buranovskiye Babushki, Türkiye gibi gelenek-modern ikilemi yaşayan, özellikle Balkanlardan  ve Doğu’lu diyarlardan oy toplama sıkıntısı çekmeyecek bir grup….

Alacakları sonuç ne olursa olsun, o coşkulu performanslarıyla izleyenlerin evine, yaşlılığın hüznünü değil neşesini gönderecekler Azerbaycan’dan.

Bir çoğumuz da, belki hayatta olan belki olmayan büyüklerimizin kokusunu, bayramlarda bile seslenmeye tenezzül etmediğimiz kayıplarımızın yüz çizgilerini, el emeği göz nuru eski/yıpranmış/pörsümüş eşyaları, şimdi terk edilmiş cumbalı evlerin yürüdükçe çıtırdayan ahşap zeminlerini, küçük kahkahaları gizlemesini bilen bahçeleri, arnavut kaldırımları, ağzını açıp da lafın gerisini getiremediği için hemen eliyle yüzünü kapatan yaşlı komşuların dişsiz gülümsemelerini, merhameti, buruşuk ellerdeki şifayı….. belki….. belki hatırlarız….. 

Dostoyevski, bu merhamet meselesine “Ezilmişler” isimli romanında değinmeden edememişti: Kocasından dayak yiyen yaşlı bir kadın, çareyi kocasının arkadaşı polise -çünkü tanıdığı başka polis yoktur- şikayet etmekte bulur… Artık dayanamamış ve gördüğü şiddeti, temizlikçilik yaparak kazandığı paranın kumara ve alkole nasıl harcandığını söylene söylene polise anlatmıştır. Öylesine öfke doludur ki bir taraftan kocasının gıyabında sövmekte, bir ağız dolusu küfürle de kontrolünü koruyamamaktadır.. Polis, bu yaşlı kadını sonuna kadar dinler ve gereğini yapacağını söyleyerek ayrılmak üzere iznini ister… Bütün kinine rağmen yaşlı kadın, gitmek üzere olan polisi telaşla durdurur… “Beyefendi, bana bunları yaptı ama, siz onun eski arkadaşısınız… Ne olursa olsun, siz onu sevmeye yine de devam edin… Bana söz verin.. O’nu sevmeye devam edeceğinize söz verin….”

“Buranovskiye Babushki…… Size sarılabilir miyiz?..”